Sanatçı olan Ben, hayatının gidişatını tamamen değiştiren bir araba kazası geçirir. Kendisinin bu kazadan sağ olarak kurtulmasının onun için hiçbir önemi yoktur. Çünkü karısı Elisa artık hayatta değildir. Çektiği bu acıyı biraz olsun hafifletmek, kaza yüzünden duyduğu suçluluk duygusundan kurtulmak, her şeye rağmen devam eden hayata kaldığı yerden dönmek zorundadır. Yaşadığı yeri değiştirir, kendini toplamak için psikolojik yardım alır. Hayatına tekrar çeki düzen vermeye çalışan Ben, bir süre sonra gerçekle hayali ayırt edemez olur. Başına gelen bu sarsıcı olay yüzünden aklının uydurduğu görüntülere inanmaya başlar.